30 Aralık 2010 Perşembe

Bize Sosyoloji Lazım

Adalet için Tarafım, Pınar Selek'in Yanındayım from Hala Tanığız Platformu on Vimeo.

Kaybedenler kaybetti

Zamanına tükürey, geçmiş senenin nesi kaldı, ya da zaman aktıkça, her gün yeni bir kötülüğün yıldönümü tarzında?

İşbu haftey geçer gider de, hani bir gün lazfmime biri yazmıştı: " 'benim annem cumartesi' diye şarkı dinleyen biriyle nasıl aynı dergideyim " diye, tabi bende akabinde o dergiyi bırakır mıyım, bırakırım- biri dergi mi dedi?

Konuyu güzelce dağıtamasam da demek istediğim, etrafımıza dur durak bilmeden sinen bu cahil cesaretinin ezmeye başladığı benliklerimizin ve bu konuda ufacık da olsa bir şey yapmayan,düşünmeyen; hayatını "kaliteli ve mutlu" yaşamanın tek gaye olduğuna inanmış modern sefa pezevenginin dünyasında şimdikizamana dair o hoşluğun nasıl da eridiğini bu senede iyicegöreyazdım - geçolsadagüç-

Güdümlü gazeteler içinde okunabiliritesi olan tali yazarlardan Yıldırım Türker'in geçen hafta Cumartesi Annelerinin 300.kez buluşması için yazdığı köşe yazısını da okuyunca normalin hükmüne yenik nasıl da bütün haksızlıkların, kötülüklerin ve - sizin için tırnak içinde- "boktanlıkların" dünyasında yarı zamanlı ruh hastaları olarak savrulduğumuzu da görüyorum- histerik gülüşlerle-.

Bandista - Benim Annem Cumartesi

Yıldırım Türker'de Radikal'i bıraksa da yeni tuvalet kağıdımızı bulmuş olsak mehmerherneh

19 Aralık 2010 Pazar

16 Aralık 2010 Perşembe

Warpaint


Postergen depresyona kız grupsal çareler süzgecine - o oluşturulmuş kurtarıcı kadın figürlerine hayranlık- The Organ'dan beri başa gelmeyen hadiseyse. Warpaint'in ellerinden öperim. - Şekli şemali bozuyo diye erkek davulcuyu kovup yerine kız almışlar, şekilci i.neler-

Warpaint - Shadows

Şu videoları da pek şukela:

12 Aralık 2010 Pazar

Jonas Wiese diye bir adam

"pathetic" video and sound experiment 867 from mr. jones on Vimeo.



Diğer çalışmaları da türlü garipliklerde

ANBB: (Alva Noto - Blixa Bargeld) - Ret Marut Handshake


Neubauten - Bad Seeds ile aklımızı uçuran Blixa Bargeld ve Alva Noto mahlasıyla tanıdığımız Carsten Nicolai’ın ortaklığıyla oluşan proje “ANBB”, endüstriyel, minimal ve avangart tınıların harmanıyla dimağımıza işlemeyi başarıyor. Uzun zamandır beraber proje yapmak için fırsat kollayan ikilinin yarattığı ses katmanları, albüme ismini veren Ret Marut Handshake’de Blixa’nın modernizasyon sökücü vokalleriyle ilk dakikadan itibaren kendini hissettiriyor. Magnolia filminin müzikleriyle aşina olduğumuz Harry Nillson şarkısı One’ coverıyla süregelen albüm, genel olarak Alva Noto baskınlığındaki inorganik, bol tekrarlı ve minimal ses duvarlarıyla tanımlanır durumda. İkilinin yarattığı hipnotik atmosfere kulak vermekte beis görmeyiniz.

ANBB - Ret Marut Handshake

Haklarında bir röportaj Fütüristika'dan

Clinic - Bubblegum

Clinic - Bubblegum from Alasdair & Jock on Vimeo.



Clinic bildiğiniz gibi, yani bi bok anlamıyoruz.

4 Aralık 2010 Cumartesi

Sadece Bu Yeterli Değil - Zavrazhye ( Music For Non Musicians)



Bant 61.Sayı'dan::

Hayatın devinimleri çoğu müzisyeni İstanbul sahnesine yöneltse de, ülkemiz sınırlarında bir çok yerden güzel tınılar kulaklara ulaşmaya devam ediyor. Eskişehir’de konumlanan Music for Non Musicians kolektifi isimleri pek duyulmasa da yeni ve umut verici icraatlarıyla algı eksenimizde kendine yer edinmeyi başardı. Genel olarak hip-hop geçmişinden gelen kişilerin oluşturduğu kolektifin en önemli özelliği ortak bir çalışmayla güçlerini bir yere yığmadan, müziklerinin çok yönlülüğünü dışa vurabilmeleri. Kalıplara gömüldükçe içi boşaltılan bir kültüre başkaldırı babında albümler üreten kolektifin, üç üyesi I’ımpty, Armonycoma ve Ağaçkakan’ın icraatı olan “Sadece Bu Yeterli Değil”, Andrei Tarkovsky’nin Stalker filminden esinlenerek hazırlanmış. Grupların myspace sayfalarından bedava olarak paylaşılan albümden Kıyma Makinesi ve Plasenta spoken word ve indie/hiphop etiketlerine yakın duruşuyla dikkat çekiyor.


Sadece Bu Yeterli Değil - Plasenta


http://www.last.fm/music/Sadece+Bu+Yeterli+De%C4%9Fil


http://sadecebuyeterlidegil.bandcamp.com/

2 Aralık 2010 Perşembe

Utku Tavil / Francesco Fantini – Backwards / Forwards (Self Released)


Bant'a iki sayıdır 1000 vuruşu geçmeyecek yazılar yazıyorum. Binvuruşluk:

Müzik denilen sanatı endüstrileştiren ve sektörleştiren zaman dilimimizin bayağı gerçekliğini kırma adına Türk menşeli grup ve müzisyenlerin zihin açan çalışmalarına rastladıkça içimiz neşeyle doluyor. Çağdaşı bir çok müzisyenin aksine çok daha özel ve formülize olmaktan uzak olan Utku Tavil, İtalya semalarından yaptığı müzik ve radyo programlarıyla algı eksenimize girmeye başardı. Popüler kültürün alternatiflerinin bile aynılıklarını dikkate alırsak, Utku Tavil’ın Francesco Fantini ile yaptığı Backwards / Forwards kaydı bu döngüyü kırma adına yapılan en samimi ve dikkatlerden kaçmaması gereken eserlerden biri. Şarkı isimleri konusunda pek uğraşmamış olsalar da, yarattıkları ses duvarlarıyla zihnimizdeki gedikleri doldurmaktaki faydaları su götürmez. Utku Tavil’in myspace’inden indirebileceğiniz bu albümün dışında diğer çalışmalarına da mutlaka göz atmanız önerilir.

http://www.myspace.com/utkutavil

Utku Tavil / Francesco Fantini - 7.44

Albümün tamamını edinmek için: http://amme-hizmeti.blogspot.com/2010/05/utku-tavil-francesco-fantini-2010.html

28 Kasım 2010 Pazar

24 Ekim 2010 Pazar

Big Blood


Tam bir wiki üslubuyla başlayarak demek istediğim: Big Blood amerikanyalı yeni nesil folk gruplarından herhangi birisinden çok farklı değil, zaten hayatınızı filan da değiştirecekleri de yok. Myspacelerinde çoluklu çocuklu aile fotoğraflarından kendilerine çok kanım ısındı. Free Music Archive'den birtakım albümlerini edinmeniz de mümkün.



Big Blood - The Grove

Açılmış Saçilmişsun

Aslında müzik paylaşmanın-müzik hakkında yazmanın, internette oluşturulmuş kişiliklerimizin sosyal yansımalarından elde ettiğimiz kişisel hazlarımızın toplamında kafasal bir sakatlığın olduğunu bilsek de, yine bu sanal organı kullanarak samimi ikiyüzlülüklerimizle zamanımızı geçiriyoruz. Her ne gibi bir figüre evrilsek de, sistemsel eleştilerilerle karmaşık zihnimizi saçsak da veyahut birilerini etkilemek için kıçımızı yırtsak dahi, hayatın getirileri bize her ne bağlamı yıkarsa yıksın, insanın yaşamı, varlığını ve zamanı kavraması, onu bütün bu gerçekliklerin üzerine çıkaramıyor. Maddesel veya ruhsal bir üstünlükten bahsetmiyorum. Sadece dünya eninde sonunda bizim değiştiremiyeceğimiz bir yer. -ve dünya insanlık denilen şeyle yoğrulmayan ve onla yokolup varolan bir nesne değil- Bunda bir güç dengesi veya çaresizlik de olduğunu sanmıyorum, sadece elden gelenler bunlar.

Bu vesileyle hayatı kendimce çekilir kılma adına zaman mefhumunu kıracak bir takım güzellikleri, gözkulakel kordinasyonundan buraya kopyala yapıştır hissiyat ve baytlarla doldurma arzusundayım. saman alevi öfke feat dj.sosyal mesaj, +moteldemoka'dan bulduğum bir kaç şarkı ve ezbere söylemin tortuları - hahayt